Haber

Bahçeli: “Trabzon Kültüründen Etkilenmeyen Kişinin Yaşattığı Olaylar Provokasyondur”

MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, Trabzon ‘içinde; “7 Mayıs 2023’te Erzurum’da meydana gelen ve Trabzon kültüründen, Trabzon’un mayasından, Trabzon’un asaletinden nasibini alamayan bir kişinin sebep olduğu olaylar tam bir provokasyondur. Görevini yapmak, kentine ihanet etmek, ağır kusurlu siyasi faaliyetlerde bulunmak kesinlikle sakıncalıdır, acıdır, sakıncalıdır, yanlıştır, yanlıştır kısacası Trabzon’un yüz karasıdır” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bugün Trabzon’da miting düzenledi. Bahçeli özetle şunları söyledi:

“Artık vakit geldi, çember daraldı, sandık ortaya çıktı. 4 gün sonra yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve 28. Milletvekili seçimlerinin ülkemizin birliğine, beraberliğine hayırlı ve kalıcı sonuçlar getirmesini Allah’tan niyaz ediyorum. Milletimizin geleceği, demokrasimizin geleceği, halkımızın huzur ve refahı için.Çünkü birliğimiz, ebedi kardeşliğimiz, varlığımızın harcı ve haysiyetidir.Bizi birbirimizden ayırmaya kışkırtanlara kapalıyız. .Bizi parçalamak için fırsat kollayanların, cephelere ayırmanın, etnik ve mezhep ayrımını tetiklemenin, ‘ama ama’ demeden fırsat kollayanların her zaman karşısındayız, her zaman karşı çıkacağız.

“MİLLİ İRADE, KUTUPLANMAYA SAHİP OLANLARI REDDEDER”

14 Mayıs 2023 Pazar günü tüm dünyanın gözü üzerimizde olacak. Türkiye’nin zillet içinde hapsedilmesini düşleyenlerin tüm dikkati, Türk milletinin demokratik iradesinin vereceği karara çevrilecektir. Madem ülkemizin peşindeler, çünkü küresel emperyalizm işbirlikçileri üzerinden Türkiye’nin yıkımına, yıkımına yatırım yapıyor. O dönemde Trabzon’un da güçlü bir beyana sahip olması mukadderdir.

“14 MAYIS SEÇİMLERİ ÖNCESİ BATI’NIN DİKKATİ ZİLLET İTTİFAKINA GENELDE”

Son günlerde bazı ülkelerde yayınlanan dergi veya gazetelerin aziz milletimizin iradesi ve Türkiye demokrasisi üzerinde ilkel ve ilkesiz dayatmalar yaptığı gözlemlenmiştir. Almanya, Fransa, ABD ve İngiltere’de yayınlanan dergi ve gazeteler sistemli ve şiddetli algı operasyonları yürütüyor. İngiliz The Economist, Erdoğan’ın gitmesi gerektiğini söylüyor. Alman Spiegel gazetesi 14 Mayıs’ı işaret ederek şöyle manşet yapıyor: ‘Geri çekil ya da kaos’. Fransız Le Point dergisi kapaktan ‘Erdoğan diğer Putin’ başlığını paylaşıyor. Fransa’da yeniden çıkan bir derginin manşetinde ‘Erdoğan, kaos riski var’ yazıyor. ABD’de yayınlanan Foreign Policy dergisi 14 Mayıs seçimlerine dış müdahaleye davet ediyor. Ne yazık ki listeyi uzatmak mümkün ve Batı, 14 Mayıs seçimleri öncesinde alenen rezil ittifakın yanında yer aldı. Türkiye’nin iç siyaset gündemine müdahale etmek, demokrasinin onurunu lekelemeye çalışmak ahlaksız ve gayrimeşru bir tavırdır. Milletimizin iradesine kimse zincir vuramaz, kimse bunu hak etmez. Devletin lisansı ABD, İngiltere, Almanya veya Fransa’dan alınamaz. Buna karşı çıkıp Batı’nın desteğini kazanmaya can atanlar, Türkiye düşmanlarının kirli çıkarlarına hizmet sözü verenler kesinlikle emperyalizme beşinci kol faaliyetine hevesli köksüz, kimliksiz ve mesnetsiz kişilerdir. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı hedef alan ve mutlaka gidilmeli manşeti atan bir derginin bizim için yırtılıp atılacak bir kağıttan farkı yoktur. Veli de Türk milleti nazarında hükümsüzdür. Ne olduklarını sanıyorlar? Türk milletinin iradesine ambargo koyacaklarını nasıl düşünürler? Türkiye sömürge fazlası veren bir ülke değil. Demokrasimizin çarklarını karıştırmak isteyen iç ve dış şer cepheleri despotiktir, değersizdir, dedikoducudur, cahildir. 14 Mayıs’ta devrilmesi siyasetin ve milli iradenin kaçınılmaz gerçeği olacaktır. Türkiye ayarlanamıyor. Türkiye’ye yön gösterilemez. Türkiye kafa kafaya verilecek, tavizler ve teslimiyetler girdabına çekilecek bir ülke olamaz.

“TRABZON KÜLTÜRÜNÜ PAYLAŞMAYAN BİRİNİN YARATTIĞI OLAYLAR BÜYÜK BİR PROVOKASYONDUR”

14 Mayıs seçimlerini sabote etmek, iç huzurumuzu bozmak için kürekler iş başında, casus provokatörler sahnede, alçaklar iş başında. 7 Mayıs 2023’te Erzurum’da meydana gelen ve Trabzon’un kültüründen, Trabzon’un mayasından, Trabzon’un asaletinden nasibini alamayan bir kişinin sebep olduğu olaylar tam bir provokasyon niteliğindedir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın meydan meydan dolaşarak fitne ve fitne çıkarması, görevini ihmal etmesi, kentine ihanet etmesi, çok yanlış siyasi faaliyetlerde bulunması kesinlikle sakıncalı, acı verici, sakıncalı değildir. Esnaf ziyareti bahanesiyle Erzurum’a giden ve korsan mitingi düzenlemeye çalışan, ardından Erzurum’a taşıdığı bölücü provokatörlerin taşkınlıkları ile istenmeyen görüntülere neden olan Trabzon’un tanınmış belediye başkanı yüz karasıdır. Kimse Erzurumlu kardeşlerimize ve gururlu Türk polislerine iftira atmasın. Kimse vatansever ve vatansever yürekleri suçlamaya kalkışmasın. Erzurum’da çok tehlikeli bir provokasyon testi yapıldı ve sonunda ve doğal olarak sağduyu galip geldi ve kaos provası geri tepti. Erzurum’da kurulan dış tuzak, Dadaş’ın sorumlu ve bilinçli tavırlarıyla yıkıldı. Ülkemizin 1 milyon 700 bin vatandaşının Sayın Cumhurbaşkanımızın Büyük İstanbul Mitingi’nde bir araya gelmesiyle paniğe ve dehşete kapılan odakların, bir günde sokakları karıştırmak için harekete geçmesine mahkumdur. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Van’da terörist Demirtaş için adalet çağrısında bulunmuştu. Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu, terörist Demirtaş ve diğer teröristlerin serbest bırakılmasından bahsetti. İmralı katilinin tutuklanmasına ilişkin CHP-HDP ile DÜZGÜN Partisi arasında bir uzlaşma ortamı olduğu tezi son günlerde hızla yayılıyor. Mesela bir terörist için adalet isteyenler, şehidimiz Eren Bülbül oğlumuzun dökülen kanlarının hesabını nasıl verecek? 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde çıkan isyan girişiminde PKK’lılar tarafından şehit edilen 16 yaşındaki Yasin Börü’nün hakkını ne zaman savunacak ve adalet çağrısı yapacaklar? Teröristler için adalet isteyen ahlaksızlar örneğin 22 yaşında şehit olan Aybüke hocamız, 23 yaşında şehit olan Necmettin hocamız, şehit olan 25 yaşındaki asker eşimiz Nurcan mesela. 11 aylık bebeği Mustafa Bedirhan ile neleri savunacaklarının hesaplarını anlatın.

“İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI EREN BÜLBÜL İÇİN ADALET İSTEYEBİLİR”

Önümüzde yabancı bağlantıları olan bir rezalet koalisyonu var. Bir terör ittifakının tüm özellikleri önümüze çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı gelsin Eren Bülbül için adalet istesin. Cumhurbaşkanlığı adayı Kılıçdaroğlu yiğitse, adamsa, yüreği yetiyorsa, kendine güveniyorsa, şehitlerimizin hakkını, gazilerimizin hukukunu, milletimizin ve devletimizin bekasını savunuyor mu görelim. Yapamazlar, yapmayacaklar çünkü Kılıçdaroğlu bölücü terör örgütü ile zalimlerin ortak Cumhurbaşkanı adayıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi Cumhur İttifakı ise vatan sevgisini büyük Türk milletinin asli, şerefli ve saygın tarih ve kültüründen almaktadır. Bu tarih ve kültür kaynağından beslenmeyenlerin geleceğimizde söz hakkı olamaz. ‘Hayatımın projesi’ diyerek ilk kez söylenircesine ‘Tarihi İpek Yolu’nu canlandıracağım’ açıklamasıyla gülünç durumlara düşen ve aynı zamanda dışlanan alternatif bir rota çizen Kılıçdaroğlu Azerbaycan ve Türk vatanı, çaresiz, çaresiz, tutsak edilmiş ve uzun bir istirahat dönemi için doğruca evine gitmiştir. Sonsuz faydası olacak. Milliyetçi Hareket Partisi’nin ‘Türk Nesli: Türkiye’nin Büyük Stratejisi’ başlıklı çalışmasını adeta kopyalayıp alt üst eden Kılıçdaroğlu, Türkiye’yi yönetemedi. Bu aziz milletin geleceği zillete emanet edilemez. Terörle mücadeleyi durdurmak isteyenleri biliyoruz. Hepsini hayal kırıklığına uğratacağız ve terörün kökünü kazıyacağız. Yerli ve milli savunma sanayisindeki dev atılımları daha da güçlendireceğiz. Kendi göbek bağımızı keseceğiz. Onurumuzla ayaklarımızın üzerinde durduğumuzu tüm dünyaya göstereceğiz. Sözümüzdür, Sürmene-Çamburnu bölgesinde klasik bir endüstri olan gemi ve yat imalatçılığını istenilen gelişmişlik düzeyine getirmek için elimizden geleni yapacağız. Gemi ve Yat Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulması için mücadele edeceğiz. İnşallah TOKİ’nin Trabzon’da arsa üretip yatırımcılara uzun vadeli ödeme sistemiyle tahsis etmesini, yapılan üst yapı yatırımlarıyla sağlayacağız. Potansiyeli yüksek hazır giyim, mobilya, gıda ve su işlerine yönelik yeni Organize Sanayi Bölgeleri oluşturmak ve girişimcilerimize tahsis etmek için çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. Zigana Dağı’nı geçilmez kılan, dünyanın üçüncü, Avrupa’nın ve Türkiye’nin en uzun çift tüp karayolu tünelini inşa eden Türkiye’nin başarılarına yenilerini ekleyeceğiz.”

Kaynak: ANKA / Güncel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu